17 Mart 2010 Çarşamba

"umut" adı altında yemek yemek

Hayat önümüze sunulan kuş sütü dahil olan bir yemek değil,
üzerimizde yaglı önlüklerle gittigimiz ,
tırnak aralarımızda umut adı altında besledigimiz kirlerle,
sağındaki solundaki arkadaşlarımızın üç beş dişi eksik,
kalan dişlerinin maltepe , samsun sigarası işbirliğinde sarıdan öte bir renk aldıgı
ve bundan tiksinmediğimiz,
Elini henüz yıkadıgın ama yemekhane kapısını tutmanla tekrar kire bulanan elimizle içeri girdiğimiz,
meşhur bilmemneci hasan usta'nın önümüze getirdiği , begenmezsek bile bi iki baharatla görünüsünü değiştirdiğimiz tabldotun bir gözündeki yemekti.


Beğenmemek olmaz.
Yemezsen arkandan koşmaz.


tabldotun diğer gözlerine umut adını vermiştik.
dileyen diledigi yemegi koymakta özgürdü aklında.
Düşünceye sınır yoktu ya.Hayal kurulabilirdi.
Herkese eşit pay düşerdi ustanın ellerinden...
Kapıdan geçene ibretle bakılırdı.
Yemek biter acı bir çay söylenirdi köşedeki çaycıdan.
Cigaralarda yakıldımı , duvardaki 15 senelik hülya avşar resmine baka baka açık saçık konuşmaktı hayat..
Kadın ile başlayıp,enflasyon ve futbol derken ustanın iş başı demesiyle sona erirdi hayat.


Çalışmasak olmaz.
Çalışmazsak karnımız doymaz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder